M E R G Ö Ç Buluşmaları’nın Üçüncüsü “ Göç Deneyimi ve Toplumsal Bütünleşme ” Adlı Kitap Teması ile Devam Etti

Mersin Üniversitesi  Göç Araştırmaları ve Uygulama Merkezi (MERGÖÇ) tarafından düzenlenen MERGÖÇ Buluşmaları’nın üçüncüsü, Koç Üniversitesi Göç Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (MİREKOÇ) Direktörü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet İçduygu ile Bilkent Üniversitesi Kamu Yönetimi ve Siyaset Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Saime Özçürümez’in katılımları ile gerçekleşti.

Konuşmacılar “Zorunlu Göç Deneyimi Ve Toplumsal Bütünleşme: Kavramlar, Modeller Ve Uygulamalar İle Türkiye” Adlı Çalışmalarında temel olarak göç ile ilgili tarihsel ve kuramsal yaklaşımların neler olduğunu incelediklerini ifade ettiler.

Söyleşinin başlangıcında Prof. Dr. Ahmet İçduygu göç olgusunu tarihsel bir perspektif üzerinden değerlendirdi. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kitlesel göç hareketleri konusundaki yaklaşımının genel çerçevesi hakkında bilgi aktaran İçduygu, bu süreci üç alt başlık halinde ifade etti. Bu süreçleri Cumhuriyet’in ilk dönemi ile 1980 ve 1990’lı yıllara kadar uzanan zaman aralığı, 1980-1990 ile Suriye vatandaşlarının Türkiye’ye göç etmeye başladığı 2000’li yıllar ve 2010yılı sonrası dönem olarak ele aldı.

Türkiye’ye gerçekleşen kitlesel göç hareketlerinin yapısına bakıldığında ise Prof. Dr. İçduygu; konuyu tarihsel bir analizle soydaşlık ve transit olgular dolayımında değerlendirdi. Kitabın odaklandığı başlıklar arasında zorunlu olarak yerinden edilenlerin, yerleştikleri yerlerle olan ilişkisine kendi geliştirdiği geçiciliğin kalıcılığı kavramıyla dikkat çeken Prof. Dr. Ahmet İçduygu, yerinden edilenler için üç seçeneğin olduğunu belirtti. Özellikle ülkelerine geri dönmeleri beklenen mülteciler için güvenlik, gönüllülük ve sürdürülebilirlik olgularının kritik bir öneme sahip olduğunun altını çizdi.

Söyleşide kamu politikaları, mevzuatlar, aktör-birey ilişkisi, göçmen sorunları ve göç olgusunda uygulanan çeşitli model ve yaklaşımları ayrıntılı olarak ifade eden Doç. Dr. Saime Özçürümez ise eserin proje boyutu ve akademik kaynakları hakkında bilgi verdi. Eserin hazırlanma sürecinde göç olgusunun ana tema olarak belirlendiği “Tübitak Yerleşkeler Sisteminde Dönüşüm” başlıklı proje çağrısının harekete geçirici yönüne vurgu yapan Doç. Dr. Özçürümez, kitapta Türkiye’de 2011 ve onu takip eden yıllardaki göç hareketliliğinin derinlemesine incelendiğini ifade etti.

Bu yıllarda kitlesel göç hareketlerinin artmasıyla birlikte buna yönelik olarak kamu politikalarının etkisinin daha somut olarak görülebilir olmasına işaret eden Özçürümez, Türkiye’nin göç yönetişimiyle ilgili detaylı bilgi aktardı. Konuşmalarında sık sık coğrafi sınırlamalar, sosyal uyum, insan hakları, iyi olma hali, insan odaklı yaklaşım ve göç yönetişimi modelleri üzerine vurgu yapan Özçürümez, Covid-19 sürecinin yaşam destek odaklı yaklaşımdan etkileşimli toplumsal bütünleşme modeline etki edeceğinin de altını çizdi. Bu model çalışma yaşamı, eğitim ekosistemi, sağlık ekosistemi, barınma, yerel yönetimler başlıkları altında Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve Sultanbeyli Belediyesi’nin uygulamalı örnekleri ile birlikte ayrıntılı bir şekilde ifade edildi.

Kitap söyleşisine katılanlar arasında Başkent Üniversitesi Göç Araştırmaları Merkezi (BÜGAM) Müdürü Prof Dr. Aytül Kasapoğlu da vardı. İlişkisel sosyoloji bağlamında sunumu değerlendiren Kasapoğlu, aktarılan önemli bilgiler için konuşmacılara ve MERGÖÇ ekibine teşekkür etti.

MERGÖÇ yönetim kurulu üyesi Doç. Dr. Günnur Ertong Attar da, kitapta yer alan konular arasından yerelde projelendirilmiş girişimler ve sivil toplum kuruluşlarının önemine dikkat çekti. STK’lar ve yerel halk önderlerinin ilişkisinin güçlendirilmesi bağlamında görüşlerini dile getiren Doç. Dr. Attar, iletişim stratejilerinin geliştirilmesi gerekliliğinin de altını çizdi.

Gerçekleştirilen sunumların ardından katılımcılar tarafından konuşmacılara yöneltilen sorular ayrıntılı olarak yanıtlandı. Söyleşinin sonunda MERGÖÇ Müdürü Doç. Dr. Esra Dik ise gerçekleşen bu verimli toplantıda göç alanına ilişkin kapsamlı sürecin anlaşılmasının sağlanmasına katkı sağlandığı için konuşmacılara ve tüm katılımcılara teşekkür etti.

Mersin Üniversitesi Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü